Eski pompalar doğayı tehdit ediyor!

İklim krizi yarınlarımız için tehdit oluşturmaya devam ediyor. Birçok ülke iklim değişikliği ile mücadelede uygulamaya dönük kayda değer adımlar atıyor. Binalarda ve endüstride yeşil dönüşüm çalışmaları yürütülüyor. Yapılardaki kullanım suyunu, atık suyu ve fabrikalardaki endüstriyel sıvıları basınçlandıran pompa teknolojileri de yeşil dönüşüm çalışmaları kapsamda değerlendiriliyor. Çünkü eski pompalar, aynı hacimdeki suyu iletmek için yüzde 40 daha fazla enerji tüketip, yüzde 20 daha fazla karbon üretiyor.

28 Temmuz Dünya Doğa Koruma Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Masdaf Pazarlama Müdürü Nihan Göksal, eski pompa teknolojilerinin yenilenmesi ile sağlanacak avantajlara dikkat çekti.

Doğal afetlerin 6 bin 681’i iklim kaynaklı

İklim krizi dünyamızı tehdit etmeye devam ediyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan ‘2022 yılı Meteorolojik Afetler Değerlendirmesi’ raporuna göre, 2000-2019 yılları arasında dünya genelinde; 3 bin 254 sel, 2 bin 43 fırtına, 376 heyelan ve 338 kuraklık olayı yaşandı. 6 bin 681‘i iklim kaynaklı olan bu afetler sonucunda 510 bin 837 kişi hayatını kaybetti.  Bu durumla mücadele için dünya alarmda. Hükümetler, sanayi sektörü ve vatandaşlar, enerji kaynaklarını verimli kullanan, sera gazı emisyonlarını azaltan çevreyle dost teknolojilere yöneliyor.

Dünyadaki elektrik tüketiminden yüzde 20 pay alıyor

Dünyada sarf edilen elektriğin yüzde 20’sini tüketen pompalar da iklim kriziyle mücadele kapsamında değerlendirilen konular arasında yer alıyor. Çünkü pompalar dünyadaki toplam elektrik tüketiminden yüzde 20 pay alıyor.

28 Temmuz Dünya Doğa Koruma günü kapsamında açıklamalarda bulunan Masdaf Pazarlama Müdürü Nihan Göksal, çevreci pompa teknolojilerinin iklim krizi ile mücadeledeki rolüne dikkat çekti:

Eski pompalar yüzde 20 daha fazla karbon üretiyor

“Pompalar insan hayatının olmazsa olmazları arasında yer alıyor. Endüstriyel tesislerde, binalarda, altyapı uygulamalarında, ısıtma, soğutma ve havalandırma sistemlerindeki sıvıların taşınmasında kullanılan pompa teknolojileri, iklim krizinde önemli rol oynuyor. Çünkü dünya genelindeki pompaların yüzde 90‘ı düşük verimlilikte çalışıyor. Bu nedenle pompalar her yıl milyonlarca dolar enerji israfına ve milyonlarca ton karbon emisyonu oluşumuna neden oluyor. En iyi verimlilik noktasının yüzde 20 altında çalışan eski ve yıpranmış bir pompa, aynı hacimdeki suyu iletmek için yüzde 40 daha fazla enerji tüketip, yüzde 20 daha fazla karbon üretiyor.

Masdaf olarak, yıpranmış pompa sistemlerinin çevresel etkilerini önlemek için müşterilerimize pompa değişimi öneriyoruz. Alanında uzman teknik ekibimiz ile endüstriyel tesislerdeki eski ve verimsiz pompalar için reel tüketim ölçümleri yaparak sistemin yenilenmesi durumunda işletmenin sağlayacağı enerji tasarrufunu ve amortisman sürelerini rapor halinde sunuyoruz.

Unutmayalım ki pompa seçimi ciddi bir mühendislik çalışması gerektiriyor. Ancak yalnızca pompa değişimi yaparak sistem verimi sağlamak mümkün değil. Bunun için cihaz seçiminin ve kapasite hesaplamalarının da doğru yapılması gerekiyor. Çünkü pompaların elektrik motorlarındaki verimlilik sınıfı ve çark çapı, doğrudan enerji sarfiyatını etkiliyor. Borulardaki basınç kayıplarının doğru bir şekilde hesaplanması ve minimum değerlere indirilmesi de enerji verimliliğinin sağlanmasında önemli rol oynuyor.

Pompa seçimi kadar önemli bir diğer konu ise pompa yönetimi oluyor. Pompalara, otomasyon sistemleri üzerinden anlık erişim sağlamak da enerjinin etkin ve verimli kullanılmasında önemli rol oynuyor.” diyerek sözlerini tamamladı.