- Mayıs 17, 2024
Yalıtımsız ya da Yalıtımı Yetersiz Binalarda Nem ve Küfün Önüne Geçmek İmkansız
Sağlık profesyonelleri, evlerimizde, iş yerlerimizde ve okullarımızda nemden kaynaklanan küf oluşumlarının alerjik reaksiyonlardan solunum rahatsızlıklarına ve mikotoksin zehirlenmelerine birçok alanda insan sağlığına tehdit oluşturabildiğine dikkat çekiyor. Öte yandan nem ve rutubet kaynaklı küf oluşumu, duvarlara, kaplamalara ve mobilyalara hasar vermenin de ötesinde, kolon ve kiriş gibi taşıyıcı elemanları ve duvarları zayıflatıp, binaların dayanımına zarar verebiliyor. Doğru yapılmış su ve ısı yalıtımı uygulamaları, insan ve bina sağlığına tehdit oluşturan nem ve rutubete bağlı küf ve mantar oluşumlarına karşı en etkili önemler arasında yer alıyor.
Evlerimizde, iş yerlerimizde ve okullarımızda, özellikle zemin ve bodrum katlarında, banyo ve mutfak gibi nemli yerlerde, salonlarımız ve yatak odalarımız gibi yalıtımsız dış cephe ile temas eden iç duvarlarda, pervazlarda köşelerde ıslaklık, sıva kabarması ve dökülmesi, rengi yeşilden siyaha dönüşebilen küf oluşumları, sıklıkla karşılaşabildiğimiz durumlar. Yapılan farklı araştırmalar, halk arasında rutubet olarak bilinen bu sorunun oldukça karşılaşılan bir durum olduğuna işaret ediyor. TUİK’in 2018 tarihli bir çalışması, ülkemizde rutubetli, nemli ve küflü konutların oranını yüzde 36 olarak veriyor.
Nem, Rutubet ve Küf, Bina ve İnsan Sağlını Tehdit Ediyor, Ciddi Maddi Kayıplara Neden Olabiliyor
Evlerimizde ve iş yerlerimizde nem ve rutubetten kaynaklı küf oluşumu insan sağlığına tehdit oluşturabiliyor. Küf oluşumları, sağlığa çeşitli zararlar verebilecek mikroorganizmaları içeriyor. Küf sporlarının yayılması ve insanlar tarafından solunması ve bunlara temas edilmesi, özellikle akciğer sorunları olan bebekler, çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar için ciddi riskler oluşturabiliyor.
Sağlık profesyonelleri, küfe maruz kalmanın alerjik reaksiyonların yanı sıra akciğer enfeksiyonlarına ve nefes darlığına neden olabildiğine, astım, KOAH gibi kronik rahatsızlıklara kötü etki yapabildiğine dikkat çekiyorlar. Küfe maruz kalmak bronşit, deri sorunları gibi rahatsızlıklara ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olabiliyor; bazı mikotoksinler zehirlenmelere dahi yol açabiliyor.
Ayrıca nem ve rutubet kaynaklı küf oluşumu, duvarlara, kaplamalara ve mobilyalara hasar vermenin de ötesinde, kolon ve kiriş gibi taşıyıcı elemanları ve duvarları zayıflatıp, binaların dayanımına zarar verebiliyor. Öte yandan nem, rutubet ve küf oluşumu, duvarlarda ve mobilyalarda tamirat masraflarından artan ısınma giderlerine ciddi maddi kayıplara da neden olabiliyor.
Yalıtımsız ya da Yalıtımı Yetersiz Binalarda Nem ve Küfün Önüne Geçilemez
Doğru yapılmış su ve ısı yalıtımı uygulamaları, insan ve bina sağlığına tehdit oluşturan nem ve rutubete bağlı küf ve mantar oluşumlarına karşı en etkili önemler arasında yer alıyor. Yalıtım sektörünün yüzde 100 yerli sermayeli tek Türk markası Bonus Yalıtım’ı bünyesinde barındıran Eryap Grup’un Satış ve Pazarlama Müdürü Tolga Ceylan, küf ve mantar oluşumlarının en önemli nedeninin su ve ısı yalıtımı eksikliği olduğunu ifade ederek, bu konuda yapılabilecekler hakkında bilgi aktardı.
Eryap Grup Satış ve Pazarlama Müdürü Tolga Ceylan: “Bonus Membran ürün ailemiz yaşam alanlarına konfor sağlanması ve yapıların suyun neden olduğu olumsuz etkilere karşı korunması için kullanılan su yalıtım malzemeleridir. Yalıtım yokluğu ya da yetersizliği nedeniyle yeraltı sularına maruz kalan temeller ve ıslak zeminle temas eden duvarlar, insan sağlığını ve bina güvenliğini tehdit eden rutubet oluşumuna neden olur. Toprak ile temas eden duvarlar, temeller ve zemine oturan döşemeler, suyun yapı dışında birikebileceği veya suyun basabileceği seviyenin altındaki dış duvarlar, balkonlar, teras ve eğimli çatılar ile banyo, lavabo, tuvalet gibi ıslak hacimler, bitümlü su yalıtım membranlarının genel kullanım alanlarıdır. Bonus Taş Yünü ve Bonus Membran yalıtım ürünlerimiz, insan sağlığına ve bina dayanımına risk oluşturan, estetik hasarlara ve maddi kayıp oluşturan nem ve küfe dur demeye yardımcı olur” dedi.
Sonradan da yapılabilecek doğru yalıtım uygulamalarından olan ısı yalıtımının nem, rutubet ve küf kaynaklı sağlık ve bina dayanımı risklerinin önlenmesinde önemli rol oynadığını belirten Tolga Ceylan, “İç mekanlarda küf ve mantar oluşumlarının diğer nedenlerinden biri de, sıcak ve nemli havanın soğuk yüzeylere temasıyla oluşan halk arasındaki ismiyle terlemedir. Yoğuşmanın su ve ısı yalıtımı olmadan önlenmesi oldukça zordur. Örnek olarak, sektörümüzün en modern tesisi olan Hendek Sakarya tesislerimizde üretimini gerçekleştirdiğimiz ve çatı, cephe, döşeme, ara bölme duvar gibi alanlarda kullanılabilen Bonus Taş Yünü ürünümüz, lifli yapısı sayesinde nemin birikmesini engeller. Isı yalıtımı sağlarken, iç ve dış sıcaklık farkını minimize ederek yoğuşmayı azaltır. Doğru uygulandığında, taş yünü küf ve rutubet oluşumunu önlemede oldukça etkilidir. Bonus Taş Yünü ürünü uygulaması, iç ortamın mevcut 22°C oda sıcaklığının, -10°C’deki dış ortam sıcaklığı karşısında 20.5°C hissedilmesini sağlayarak yaşam alanında konfor şartlarının devam etmesine yardımcı olur, küf oluşumuna neden olabilecek nem ve rutubetin önüne geçer, yapıya dayanıklılık kazandırır. Volkanik kayaçlardan elde edilen mineral, inorganik taşların elyaf haline getirilmesiyle üretilen, ekolojik sisteme uyumlu ve çevre dostu Bonus Taş Yünü ürünümüz, aynı zamanda yangına dayanıklı ve alev geciktirici özelliğe sahiptir ve bunun yanı sıra ses izolasyonu sayesinde de daha konforlu bir alan sağlar” dedi.